Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana yurttaşlarını “doğru vatandaş”a dönüştürmek üzere planlanan, ideoloji pompalamasının, mesela tarih eğitimi gibi alanlarda arşa vurduğu, tuhaf bile denemeyecek bir sistem hakkında yazmak zor. Hele bir de vakti zamanında aynı tornadan geçmiş ve bu kısıtlayıcı, koyunlaştırıcı etkilerden arınmak üzere kendini hala rehabilite eden biriyseniz daha da zor. Üstelik bir de toplumsal duyarlılığı yüksek bir kadın, bir anneyseniz misli misli zor. Çünkü neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Ama bir yerden de başlamak lazım. Devamı Alternatif Anne'de...
19 Ekim 2011 Çarşamba
18 Ekim 2011 Salı
Artık Zamanı Gelmişti...
Okul zamanı, hastalık zamanı...Selin de kuralı bozmadı. Cumartesiden beri
zaman zaman yükselen ateşi pazar gecesi tavan yaptı. Dün doktora gittik. Şimdi
öğlen belli olacak boğaz kültürünün sonucunu bekliyorum, heyecanla. "Her
yerde salgın var, beta olabilir" dedi doktoru.
Uzuuun zamandır, ara filan değil basbayağı boşverdiğim blog yazılarıma ve
tariflerime yine başlıyorum. Oyunlarımızı yazmam biraz daha fazla vakit alacak
gibi görünüyor. Malum önce oynamak ve tam o esnada fotoğraf çekebilmek, sonra
da vakit bulup yazabilmek lazım. Tabii her şeyden önemlisi meleğimin oyun
oynayacak enerjisine kavuşması lazım.
Sessizliğimi Mutfak Muhabbetleri’ndeki haftanın menüsüyle bozmuş
bulunuyorum. Umarım bana olduğu gibi size de kolaylık sağlar.
Bir ara şu sessizliğimin nedenleri üzerine de iki satır yazarım, belki. Söz
vermiş olmayayım da. Çok şey birikti ve hayat artık eskisinden daha hızlı
geçiyor sanki. Hafıza, akıl defterine alınmış küçük notlardan, fotoğraflardan ve
usulca gelip ruhunda kendine yer bulan izlerden yardım alıyor. Çoğu
zaman da sadece yaşadığıyla kalıyor insan...
Etiketler:
her şeyin başı sağlık,
Hissiyat Fikriyat,
kisacasi buyuyor
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)