26 Ocak 2009 Pazartesi
Kırık Fakat Mutlu Bir Doğum Günü
Geçtiğimiz cumartesi günü (24 Ocak) Meleğimin ilk yaşını kutladık. Bu doğum günü bizim için biraz buruk, Meleğim içinse kırık ama yine de mutlu bir doğum günü oldu. Mutluyduk, çünkü çok sevgili arkadaşımız Mira ve annesi Banu dışında (yurtdışında olduklarından maalesef katılamadılar) tüm arkadaşlarımız, Arda ve annesi Burcu, Yiğit ve annesi Görkem, Emre Alp ve annesi Sibel ve biraz gecikerek te olsa Çınar ve annesi Sermin bu mutlu günümüzü paylaşmaya geldiler. Hepsine tekrar hem geldikleri hem de hediyeleri için teşekkür ederiz. Sayelerinde çok güzel bir gün ve eğlenceli bir doğum günü geçirdik. Pastamız Turta’dandı ve hem tadı hem de görüntüsü çok güzeldi.
Fotoğraflardan da anlayacağınız üzere bebeğimin ayağı alçıda, çünkü perşembe akşamı yataktan düşerek sol ayak bileğini kırdı. Perşembe gecesi daha doğrusu Cuma sabah 04.30’a kadar ara ara titreyerek ağladı. En ufacık bir pozisyon değişikliğinde iç paralayan bir şekilde bağırdı. Biz de bunu karanlıkta düştüğü için küçük çaplı bir travma geçirmesine bağladık ama işin aslı öğle değilmiş. Hemen doktorunu aradım. Gecenin bir vakti nöbetçi eczaneden ilaç aldım. Şurubu içti ve en sonunda sakinleşip uykuya daldı. Öğlene doğru gülerek uyandı ve hatta kahvaltıdan sonra biraz emekledi. Fakat akşam üzeri dizlerinin üzerinde dururken kanapeden güç alarak ayağa kalkmaya çalıştığında fena halde ağlamaya başladı. Ne oluyor diye ayağa kaldırdığımda sol ayağını yaralı kuşlar gibi bükük tutup basmamaya çalıştığını fark ettim. Önce dizinde bir sorun var sanıp düzleştirmeye çalıştım, gayet rahat ayağını düz tutabildi. Ama ayağını basmaya çalıştığı anda cıyaklayarak ağlamaya başlayınca kaptığımız gibi hemen Atatürk Hastanesi’ne götürdük. Bilmeden çok iyi bir şey yapmışız çünkü arkadaşlarımızın dediğine göre Ankara’nın en iyi ortopedi bölümü bu hastanedeymiş (eski Trafik Hastanesi). Nöbetçi doktorların neredeyse hepsi çok gençti. Meleğimle hemen ilgilendiler ve bir kaç değişik açıdan röntgen çekildiğinde sol ayak bileğinde kırık olduğunu tespit ettiler. Hareketli bir bebek olduğu için de kasığına kadar alçıya aldılar. Yaklaşık 2-3 hafta alçıda kalacakmış ayağı. Doktorlar nelere dikkat etmemiz gerektiğini söylediler ve yarın sabah görüşürüz dediler. Ertesi sabah yani doğum günü sabahı kontrole gittik. Her şey yolunda, Salı günü yine gelin dediler. Kontrollerin bu kadar sık olması normal midir yoksa kızımın her daim gülen yüzünü görmek için mi çağırıyorlar, henüz anlayamadım:)
Bebeğimin alçıda olan ayağının altına kalp seviyesinde olması için küçük bir yastık –gündüz yastık yerine İkea’dan aldığım sevimli kaplumbağayı kullanıyoruz, dizinin arkasına da ayağına 30 derecelik bir açı vermesi için küçük bir havluyu rulo yapıp koyuyoruz. Yatarken hiç te fotoğraflarda göründüğü gibi sakin bir bebek olmadığından ve her gece yatağın neredeyse her cm2’sinde yattığından, alçılı ayağını sabit tutamayacağına kanaat getirdik. Bu yüzden son üç gecedir bebişimizi aramızda yatırıyoruz ve her iki ayağının dışını yastıklarla destekliyoruz. Yatağın içinde istediği gibi dönemediğinden bu sefer de ellerini kollarını daha fazla kullanıyor. Sonuç, sabahları dayak yemiş gibi kalkıyoruz. Ama olsun, hiç umurumuzda değil. Gözümüzü açar açmaz gördüğümüz o gülen yüz öyle şahane ki...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
sevgili Çiğdem
YanıtlaSilherşeyden önce çok teşekkürler. masadakiler, pasta, herşey muhteşemdi.ayağı kırık bir bebekle birlikte bu kadar şey hazırladığına inanamadım!
senin kıza da inan ki çok üzüldüm. ama en kısa zamanda geçecek, doktor amcalar/teyzeler ona iyi bakmışlar. hem yanında senin gibi bir annesi de var. çok çok geçmiş olsun...
öpüyoruz sizi, nice yıllara!
not. ilk fotoğrafı biz de kullanabilir miyiz?
teşekkürler
gorki
Çok çok geçmiş olsun, minicik bir bebiş için sanırım başa gelebilecek en zor şeylerden biri ama neyse ki herşey yolundaymış, inşallah en kısa zamanda sağlığına kavuşur. Doğum gününüz de kutlu olsun, bizimkine de çok az kaldı.
YanıtlaSilÇok üzüldüm meraklı miniğin başına gelenlere.Neden hareketlerinin kısıtlandığını bile anlayamıyodur yavrucak.Çok çok geçmiş olsun.Biran önce iyileşip tekrar ayaklansın.
YanıtlaSilGorkicim,
YanıtlaSilNe demek, benim için büyük zevkti. Masadakilerin afiyetle yenildiğini görünce valla tüm sıkıntım dağıldı. Senin yaptıkların da çok lezzetliydi. Ellerine sağlık, tekrar tşk.ederim.
Ftoğrafı elbette kullanabilirsin. Ama ben o fotoğrafı kesip koydum. Sana orijinalini gönderiyorum.
Ağır abimizi ve seni öperim,
ç.
Sevgili Naile ve Toprak'ın annesi,
Her ikinize de çok tşk. ederim, içten geçmiş olsun dilekleriniz için. Allah hiç bir bebeğe ve tabii anne-babasına böyle bir şey yaşatmasın isterim, hele ki doğum gününe bir gün kala. Ama ne yapacaksınız, olan oldu. Neyse ki bebekler bizim gibi değil,kemikleri çabuk kaynıyor. Umarım en kısa zamanda sağlık haberlerini de veririm meleğimin.
Bebişlerinizle birlikte sağlıcakla kalın.
Sevgiler,
ç.
Çok ama çok üzüldüm. Okurken içim parçalandı sanki. Minicik bedenine kıyamam ben onun. Ama çabucak iyileşip eski sağlığına kavuşacağından eminim. Eminim çok zordur ama siz de moralinizi iyi tutmaya çalışın. Selin'e mutlu yıllar diliyorum:))) Daha nicelerine...
YanıtlaSilÇğdemcim herşey harikaydı gerçekten ellerine sağlık.. Selin bebek de gayet mutlu görünüyordu üzme canını böyle büyüyecekler işte... Daha kötüleri olmasın da.. Öptüm çok..
YanıtlaSilÇiğdemcim o gün orada sizinle olmaktan ve muhteşem yemekleri rejime rağmen yemekten büyük zevk aldım. Ama Selin'e de çok üzüldüm. Sanki kımıldamaması gerektiğini anlıyormuş gibi hiç hareketsiz oturmasına da hayran kaldım. Aferin ona. Çok akıllı bir bebek o. Tracy Hogg'un kitabını okuyorum şimdi. Orada bebekleri 5 gruba ayırıyor. Melek Bebekleri okurken hep selin aklıma geliyor. Gerçekten de tam bir melek bebek o. öptük
YanıtlaSilçok geçmiş olsun canım ya kıyamam be ona iyleşir inşallah en kısa zamanda...bu arada yeni yaşınız kutlu olsun:))
YanıtlaSilçok geçmişler olsun allahbaşka keder vermez inş
YanıtlaSilÇiğdemcim... gelir gelmez fotoğraflarınıza bakmak için bilgisayarımı açtım, Selin'ciğin alçılı ayağını görünce şok oldum. Çok üzüldüm. Çok çok geçmiş olsun.
YanıtlaSilYine de Selin'e Maşallah... Koca adamlar bile dayanamaz bu sıkıntıya ama Selin hala melek gibi gülümsüyor.
Sevgili Nilsu'nun annesi,Sevgili Gamzeli Anne ve Sevgili Havvanur,
YanıtlaSilTanişmadığımız halde gösterdiğiniz ilgi ve sıcaklığınız beni çok duygulandırdı. İçten geçmiş olsun dilekleriniz ve ilk yaş tebrikleriniz için çok tşk. ederim. Sayenizde moralimi yüksek tutmaya devam ediyorum. Bebişlerinizi benim için koklayın lütfen. Sağlıcakla kalın, sevgiler.
ç.
Burcucum,
YanıtlaSilÇok sağol. Ben de kendimi aman bu kadarla kurtulduk, ucuz atlattık diye avutuyorum. Böyle böyle büyüyecekler dediğin gibi.
En kısa zamanda görüşelim. Sarı şekerimi ve seni öperim.
Sermincim,
YanıtlaSilSen bir de şimdi gör Meleğimi. Emekleyecekmiş gibi hamle yapıp gidemeyince nasıl üzgün üzgün bakıyor anlatamam. Yine de çok şükür, ağlaması sızlaması yok. Galiba haklısın, meleğim diye çağrılmayı fazlasıyla hak ediyor.
Bir de ben başlayabilsem şu T. Hogg'un kitabını okumaya. Arayı da fazla uzatmayalım bu sefer.
Cıvamı ve seni öperim,
ç.
Banucum, hoşgeldiniz. Çok sağol. Valla meleğim büyük bir metanet ve sukunetle yaşıyor bu durumu. Sadece arada bir emeklemek istediğinde müdahale ettiğimiz için çok şaşırıyor ve bize biraz kızıyor. Gözlerindeki hayal kırıklığını anlatmak mümkün değil. Çok şükür ki daha ciddi bir şey olmadı. 2-3 hafta dişimizi sıkacağız artık.
YanıtlaSilValla cumartesi günü yokluğunuzu pek bir hissettik. En kısa zamanda görüşelim.
Mira'yı ve seni çok öperim.
ç.
cidden ya..allah hic o gulen yuzunu soldurmasin..surekli selini gordugumde boyle dualar akiyor icimden durmadan
YanıtlaSilOf amann, kendi ayağım kırılmış gibi oldum yahu. Yalnız fotoğraf çok komik bir anı olarak kalacak gibime geliyor. "Yayamas kıjın maceyalayı" şeklinde...
YanıtlaSil