Geçen hafta başında şunları şunları anlatayım diye planlar yapıp, bir de meşhur yapılacaklar listeme yazıp yazıp elbette yine yapamadım. Dolayısıyla iki kitap tanıtım yazısı üstüste geldi, iki cuma arası blog boş kaldı. Bu hafta başına kısmetmiş! Ben de bir hoşum, sanki haftada en az iki-üç yazı yazarmışım gibi:) Kasım ayında tek bir satır bile yazamadığımı da unutmuş değilim tabii ama elden ne gelir!
Halbuki tuvalet alışkanlığı hususunda kaydettiğimiz gelişmeleri,
iki haftadır cumartesi günleri gittiğimiz ve Selin'in acayip mutlu saatler geçirdiği Binbirçiçek Çocuklar Evi'ndeki Orff Müzik/Ritm derslerini,
ders sonrası yemeğe gittiğimizde Mira’yla sarmaş dolaş olmalarını,
geçen hafta sonu Ziyni (Zeynep)'le Kuğulu Park'ta kuşların peşinden koşturmalarını, hala var olduğuna pek inanmadığım 2 yaş sendromuna uygun "benim de bir şahsiyetim var ama!" diyen tuhaf taleplerini, ne sabah ne öğlen ne de akşam sofrasından bir çatal dahi kaldırtmamak konusundaki inadını,
lekelenmediği sürece üstündekileri yatarken bile çıkarmamak için direnişini (sadece pisi kedili kıyafetlerle kandırabiliyoruz), bulaşık makinesini onsuz boşaltamayışımı (eğer boşaltmışsam her şeyi yeniden tekrar makineye koyuyorum ve tencereler dahil olmak üzere tek tek bana vererek makineyi o boşaltıyor), aylardır gelişerek devam eden puzzle manyaklığında şimdilik son noktanın 12 parçalı olanlarını "la la laaa" diye mırıldanarak ve çalan şarkıyı beğendiyse yerinde hafifçe sallanıp dans ederek tamamlamak olduğunu, yaklaşık iki-üç hafta önce mutfaktaki beyaz eşyaların logolarının aynı olduğunu keşfedip tek tek işaret etmesini, yeni doğum yapan Tümay Arslan-Mesut Yeğen çiftinin henüz 15 günlük kızları Roza'ya "hoşgeldin" demeye gittiğimizde fotoğraf makinemizin, televizyonun ve müzik setinin üzerindeki logoların da aynı olduğunu farkedip Mesut'a da tek tek göstermesini ve tabii Mesut'un şaşkınlığını yazacaktım. Neyse, bu yazıyla yazdım sayılır dii mi?:)
Bu muniseye baska turlu bir haller olabilir mi? Ada'yi size gondersem, bizim cadi bir sure kar tanesinden muniselik dersleri alsa olabilir mi aceba?
YanıtlaSilNot: Kugulu parkta Zeynep'i isaret eden o parmak, itinayla opulur...
Ne güzel haller olmuş öyle:) Tuvelet alışkanlığı ile ilgili ayrıntıları bekliyoruz:)
YanıtlaSilO logo konusu çok enteresan ... oğlumda uzun zamandır logolara bayağı ilgili.Tüm araba logolarını hiçbir özel ilgi göstermememize rağmen biliyor ve evdeki tüm beyaz eşyalar. Açıkçası bu durum beni rahatsız ediyor, ne kadar çok etraftaki tüketim çılgınlığının etkisindeler diye...
YanıtlaSilUmurcuğum,
YanıtlaSilSen su damlamı bize getir yeter ki. Muniselik konusunda garanti veremem ama çok eğlenerek oynarlar, bundan eminim. O güzel yanaklarınızdan öperiz.
Sevgili Sen Gelince,
Sen bir de bana sor:)) Bu konuda uzunca bir yazı yazdım, yolda:))
Sevgiler,
Sevgili Kaymaçina,
Bizimki sadece beyaz ve elektronik eşyaların logolarıyla ilgili. Arabalarla hiç alakası yok, doğal olarak:))Ben bunu tüketim çılgınlığına değil de, çok dikkatli olmalarına ve görsel hafızalarının güçlü olmasına bağlıyorum:))
Sevgiler,
ç.