17 Şubat 2009 Salı

Kırık Bacakta Son Durum

Ben bütün bu oyalama yöntemlerini oturup yazana kadar kızımın alçısı çıktı bile. Geçtiğimiz çarşamba günü alçılı haliyle bile emeklemeye ve yürümeye pek meraklı olduğu için tedbir olsun diye doktoru alçıyı çıkartıp kısa bir atel yapalım, dedi. Alçıyı çıkartmak için kullanılan aletin sesi hala kulaklarımda. Bebeğim çok korktu ve çok ağladı. O kadar ağladı ki röntgen filminin çıkmasını beklerken yemeğini yer yemez hemen uyudu.
Maalesef o feci aletin etkisi bir kaç gün devam etti. Cuma günü vesikalık fotoğraf çektirmek için fotoğrafçıya gittiğimizde küçük odaya girmeyi reddederek ağlamaya başladı. Sanırım alçı odasına benzetti orayı. Tıbbi cihaz üreten ve geliştirenlere buradan seslenmek istiyorum. Lütfen bu aletin susturucu takılanından yapın, eğer yoksa biri icat etsin, rica ediyorum.
Yarım bacak atel dedikleri şey ayak tabanını ve bileğin arkasını tutan kısa bir alçı ve etrafının pamuklu bezlerle sarılıp bantlanması. Bu işlem yapılırken ağlamaya devam ediyordu biriciğim, gerisini düşünün artık. Daha eve dönüş yolundayken bandajın pamuklarını o minicik parmaklarıyla çıkarmaya başlamıştı, sıkıntıdan. Sonuç, cumartesi günü Mira’cığımın doğum gününde mama sandalyesinde yemeğini yerken bir şeyin uçarak yere düştüğünü gördük. Meğer üç gündür pamukları çekip çekip içini boşaltmış, ayağını güzel güzel sallarken, hooop yarım bandaj düşüvermiş.
O an yüzünde öyle bir rahatlama ve mutluluk ifadesi vardı ki, bir daha aynı bandajı yaptıramayacağımızı, düşeni de yerine takamayacağımızı ve en önemlisi Meleğimi rahat bırakmam gerektiğini anlayıverdim. Şimdi tutabilene aşkolsun, koltuk kenarlarında sıralamaya başladı tekrar.

5 yorum:

  1. maşallah diyelim o zaman minik meleğe :))bazen bu minikler bizlerden daha az nazlı oluyorlar ve çabuk topluyorlar:))tekrar geçmiş olsun:))

    YanıtlaSil
  2. Çok çok geçmişler olsun tekrar..Allah bidaha yaşatmasın..

    Bu arada arşivinizde gezinirken bebek oyunları için blog açma fikrini okudum..Gerçekten böyle çok yazarlı bir blog açılabilirse çok hoş olur diye düşünüyorum..ben de bişeyler ekleyebilir yazılanlardan çokca faydalanabilirim kendi adıma..BEÖ'deki aktiviteleri takip ediyorum ama sanki 2 yaş üstü için daha uygun geliyor bana..Bebekler için evet herşey bir oyun aslında ama bazen gerçekten bilinçli bişeyler yaptırmak da gerekiyor diye düşünüyorum..
    Bizimle hemfikir olan anneler de az değil heralde..Bu konuyla ilgili bir post yazıp grubu toparlayıp hemen başlayabiliriz bence..Ben postunuzu bekliyorum öyleyse:)
    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  3. Bu olay beni o kadar derinden etkiledi ki bu konuda yazdığınız her şeyi okurke içim bir garip oluyor. Çok sevindim o alçıdan kurtulmasına. Umarım hiç bir zaman benzeri ya da daha kötüsü yaşanmaz. Yaşasın özgürlük:)

    YanıtlaSil
  4. Çok geçmişler olsun. Mira hep gülümsesin. Buruk bir şekilde okudum yazılarınızı ve alçıdan kurtulduğuna sevindim.

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Gamzeli Anne,
    Gerçekten de çoğu zaman bizlerden daha dayanıklı oluyorlar. Çok tşk. ederim dileklerine.
    Sevgiler,
    ç.

    Sevgili Mummy,
    Evet bu konuda yakınlarda bir yazı yazmam gerek bloga. Hatırlattığın için tşk.ler. İyi dileklerin için de ayrıca tşk. ederim.
    Sevgiler,
    ç.

    Sevgili Nilsu'nun annesi,
    Benim de yazarken içim fena oluyor ama belki başkalarının işine yarar düşüncesiyle biraz zorlanarak ta olsa yazıyorum. Çocuk veya yetişkin, Allah kimsenin başına vermesin. Evet katılıyorum, yaşasın özgürlük herkes ama istinasız herkes için!
    Sevgiler,
    ç.

    Sevgili Kuzey Tan,
    Dileklerine tşk. ederim. Küçük bir düzeltme yapayım hemen. Mira, Banu'nun kızı ve canım kızım Selin'in Ankara'daki ilk kız arkadaşı.
    Evet, haklısın Mira, Selin ve tüm çocuklar hep gülümsesin.
    Sevgiler,
    ç.

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails