2 Mart 2009 Pazartesi

Kısa Bir Ara (!) ve Mira'nın Doğum Günü

Farkındayım, çok uzattım. Daha Ankara’dan ayrılmadan önce biraz savsaklamaya başlamıştım. Sanırım bir taraftan Meleğimin bacağının kırılmasının getirdiği yorgunluk, bir taraftan eşimin doçentlik jürisine hazırlanmasının ister istemez evde yarattığı hafif gerilim, bir taraftan Brüksel’e gidiş hazırlıkları...Hepsi üstüste gelince canım hiç istemedi yazı yazmayı. Halbuki çok şey birikti paylaşmak istediğim. Bu hafta artık başlıyorum tekrar yazmaya.
Evet, 22 Şubat’tan beri Brüksel’de kızımın babannesi ve dedesiyle birlikteyiz. Geçen hafta işlerimizi halletmekle ve Brüksel’le hasret gidermekle geçti. Bu hafta biraz daha sakin geçecek gibi görünüyor. Geçen hafta kayınbiraderim ve eşinin yeni evine yemeğe gittik. Sofrayla ve Levent’in pişirdikleriyle (çok iyi yemek yapar) ilgili yazımı fotoğrafları bilgisayara yükler yüklemez yemek blogumda bulabileceksiniz.
Gelelim Ankara’dan ayrılmadan önceki iki büyük partiye. İlki, annesinin birtanecik cadısı, kızımın Ankara’daki ilk kız arkadaşı tatlı Mira’mızın doğum günüydü. Aman ne kalabalık ve ne hareketli bir gündü.
Meleğim ayağındaki bandajı “yettiniz artık” diyerek güle oynaya neredeyse fırlatıp attı. O andan itibaren tüm anneler “Aman Selin’in ayağı!” diyerek alarm durumuna geçtiler. Malum bebişler bir oyuncağa erişmek uğruna ayak mayak dinlemeyip birbirlerinin altından üstünden geçmekte acayip başarılılar.
Yarım şişirilmiş balonlar (anne baba tedbiri), paylaşılamayan oyuncaklar, peri kızı kıyafetiyle ortalıkta uçuşan Mira, gayet şık giyinmiş küçük adamlar, bebişlerden fırsat kalırsa cümlesini tamamlamaya çalışan anneler, Banu’nun büyük bir özenle hazırladığı ve “kim yiyecek bu kadar çok şeyi” dedirten çeşit çeşit ve lezzetli marifetleri, Cenk’in kapı açılır açılmaz “hoş geldiniz”le birlikte “ben alayım” diyerek ufaklıkları kucaklayışı, kızımın anneanne özlemini Mira’nın sevgi dolu anneannesiyle giderme çabası...Hangisini anlatayım bilemedim.
Bebişlerin birlikte olmaktan duydukları memnuniyetlerini her zaman ki gibi fotoğraflardan anlamak mümkün.
İkinci mühim partimiz, sarı şekerimiz Arda’nın doğum günüydü. Onu da yarın yazacağım.

3 yorum:

  1. ben de merak ediyordum nerelerdesin diye. haberlerinize sevindim.. iyi gezmeler...
    sevgiler
    gorki

    YanıtlaSil
  2. yorum gönderdim ama sanırım yokolmuş:-) neyse, haberlerinize savindimmm, oralardan fotoğraflar da isteriz..
    sevgiler
    gorki

    YanıtlaSil
  3. Ben de Brüksele bir gitti pir gitti diyordum!.. Buraları bizleri unuttun sanmıştım... Hoşgeldin..

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails